Türkiye Çelik Üretimi ve Dış Ticaret Verileri Açıklandı
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD), mayıs ayına ilişkin çelik üretimi, tüketimi ve dış ticaret verilerini kamuoyuyla paylaştı. Bu verilere göre, Türkiye’nin ham çelik üretimi mayıs ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,8 azalışla 3,1 milyon ton olarak kaydedildi. Ocak-Mayıs döneminde ise üretim yüzde 1,4 azalarak 15,4 milyon ton seviyesine geriledi.
Nihai mamul tüketimi ise mayısta bir önceki yıla göre yüzde 1,1 artarak 3,4 milyon tona ulaştı. Yılın ilk beş ayında nihai mamul tüketimi ise yüzde 4,7 düşüşle 15,5 milyon tona geriledi.
Çelik Ürünleri İhracatında Artış Gözlemlendi
Mayısta çelik ürünleri ihracatı miktar olarak bir önceki yıla göre yüzde 21,1 artarak 1,4 milyon ton, değer olarak ise yüzde 9,2 artarak 922,8 milyon dolar oldu. Ocak-Mayıs döneminde ise çelik ürünleri ihracatı miktar bazında yüzde 18 artış göstererek 6,3 milyon ton, değer bazında ise yüzde 7,9 artarak 4,3 milyar dolara yükseldi.
Çelik ürünleri ithalatı ise mayısta geçen yılın aynı dönemine göre miktar olarak yüzde 24,6 artışla 1,9 milyon ton, değer olarak ise yüzde 0,1 azalışla 1,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ocak-Mayıs döneminde ise çelik ürünleri ithalatı miktar olarak yüzde 6 artarak 7,5 milyon ton, değer olarak ise yüzde 5,1 azalarak 5,3 milyar dolara ulaştı.
Geçen yılın aynı dönemine göre, ihracatın ithalatı karşılama oranı ocak-mayıs döneminde yüzde 71’den yüzde 80,7’ye yükseldi.
“İhracat Pazarlarının Canlandırılması Önem Arz Ediyor”
TÇÜD Genel Sekreteri Veysel Yayan’a göre, Türkiye mayıs ayında dünya çelik sektörüne kıyasla daha az bir küçülme gösterdi. Üretimdeki gerilemeye rağmen Türk çelik sektörü, Avrupa’da birinci ve dünyada yedinci sırada yer alıyor. Yayan, yüksek kapasitenin ithalat nedeniyle kullanılamadığına ve bu sebeple ithalatın kontrol altına alınması gerektiğine dikkat çekerek şunları belirtti:
“Çelik sektöründeki yapısal sorunlar diğer sanayi kollarını da etkileyecektir. Stratejik ve yapısal adımların atılması, sektörün ve ülke ekonomisinin genel rekabet gücünü belirleyecektir. Dampingli ithalata karşı önlemler alınması ve ihracat pazarlarının canlandırılması için Gümrük Birliği ve serbest ticaret anlaşmalarının güncellenmesi gerekmektedir.”